Turizmde bizi nasıl bir 2026 bekliyor!
- 7.08.2025
- 20 H

Öncelikle Personel Sıkıntısı devam etmekte : Türkiye turizm sektörü için personel sıkıntısı, uzun süredir gündemde olan bir sorun. 2026 sezonunda da bu sorunun devam etmesi olası. Yüksek iş gücü talebi, nitelikli personel bulmayı zorlaştırıyor. Bu durum, hizmet kalitesinde düşüşe ve işletmeler için ek maliyetlere yol açıyor. Ne yapılabilir ?
- Eğitim Programları ve Yatırımlar: işletmeler olarak mesleki eğitim ve staj programlarını desteklenmeli, sektöre bu vesile ile yeni yetenekler kazandırılmalıdır.
- Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi: İşletmeler ücretlendirme, konaklama ve sosyal haklar gibi konularda daha cazip koşullar sunmalıdır.
- Dijitalleşme ve Otomasyon: Özellikle tekrarlayan ve fiziksel güç gerektiren işlerde teknoloji kullanımı artırılarak, personel ihtiyacı bir nebze azaltılabilir.
Pahalılık turist tercihinde en büyük etken: Enflasyon ve artan maliyetler, hem konaklama hem de yiyecek-içecek fiyatlarını yukarı çekiyor. Bu durum, tatilcilerin bütçesini zorlamakta ve turizm gelirlerini etkilemekte maalesef . Özellikle yabancı turistler için döviz kurlarındaki dalgalanmalar, Türkiye'yi daha pahalı bir destinasyon haline getiriyor. Ekonomik ve iyi hizmet veren tatil ülkesi konumundan çıktık . Türkiye tercihi artık Avrupalı için öncelik değil maalesef . Rakiplerimiz hükümetler olarak turizme verdikleri destek , çevresel ve hizmetsel iyileştirmelerle, daha ucuza bizimle aynı hizmeti vermeye başladı artık. Ekonomik olarak geçmiş yıllarını arayan ana pazarımız Avrupalı turist de cebindeki para çerçevesinde tatilini planlamakta. Ülkemizin bir silkinmeye ve strateji belirlemeye acilen ihtiyacı vardır ama bu sadece turizm paydaşları olarak değil hükümetin de desteğiyle gerçekleşmelidir.
Bunlara ek olarak ;
Verimliliğin Artırılması: İşletmeler giderleri azaltma yolunda enerji verimliliği ve kaynak yönetimi gibi konularda daha etkin stratejiler belirlemeli.
Fiyatlandırma Stratejileri: Erken rezervasyon kampanyaları , esnek fiyatlandırma modelleri ve Pazar çeşitliliğine göre turistlerin bütçelerine uygun seçenekler sunulmalı. Ama burada sadece işletmelere görev düşmüyor , otel dışı çevresel faktörler , dışarıdaki pahalılık özellikle sosyal medya paylaşımlarında çok vurgulanarak olumsuz algı yaratılıyor. Bunların da önüne geçilmeli.
Konsept değişiklikleri: İşletmeyi daha çekici kılacak ve misafiri heyecanlandıracak yeni konseptler araştırılmalı ve herşey dahil sisteme alternatifler geliştirilmeli.
Aleyhte ve imaj zedeleyici yayınlar: Sosyal medyada yayılan ve bilinçsiz bir şekilde paylaşılan olumsuz içerikler (köpek balığı, nil kaplumbağası ,et yiyen bakteri , pahalılık gibi), turizmin imajına ciddi zararlar vermekte. Bu tür paylaşımlar, özellikle asılsız olduklarında bile potansiyel turistlerin endişelenmesine neden olabilmekte. Bu nedenle, 2026 sezonunda da bu tür dezenformasyonlara karşı dikkatli olunması ve doğru bilgilendirme yapılması büyük önem taşıyor.
Sosyal medya ve diğer platformlarda sektörün iyi uygulamalarını ve güzelliklerini anlatan, pozitif içerikler üretilmeli, bunun için olası bir olumsuz duruma karşı hızlı ve doğru bilgi paylaşımı yapacak bir kriz iletişim ekibi ve planı oluşturulabilir.Turizm Bakanlığı ve diğer ilgili kuruluşlarla birlikte, doğru bilgiyi yaymak için ortak kampanyalar düzenlenebilir.
Çevre ve Kirlilik: Denizlerin, plajların ve genel olarak çevrenin temizliği, bizler ve turistler için en önemli kriterlerden biri. Kirlilik sorunları, destinasyonun çekiciliğini azaltmakta ve uzun vadede turizmi olumsuz etkilemektedir. Özellikle Yerel yönetimler ve turizm sektörü, denizlerin , plajların ve yürüyüş yollarının temizliği konusunda daha sıkı denetimler yapmalı ve düzenli temizlik kampanyaları düzenlemeli. Bu konuda tesisler kendi çabalarıyla bir şeyler yapmakla beraber bunun kitlesel bir etkinliğe dönüşmesi gerekiyor.
Tur operatörlerinin kısıtlamaları: Tur operatörlerinin 2025 yılında saydığımız yukarıdaki bazı etkenler sebebiyle çok fazla koltuk yakması, 2026 uçak koltuk planlamasında kısıtlamaya gitmelerine sebep olabilir ve bu durum, özellikle paket turla seyahat eden turist sayısını düşürebilir. Bu durumda da iyi hizmet veren , fiyatını makul sınırlarda tutan , belli bir sadık misafir kitlesine sahip olan tesisler öne çıkaracak gibi duruyor.
Aydoğan ÇETİN