Yönetici değişiminin sessiz ama güçlü dalgası

Turizm sektörü, doğası gereği canlı, rekabeti yüksek ve sürekli yenilenen bir dünyadır. Her sezon kendi içinde bir döngü taşır: başlangıç, yoğun tempo ve ardından gelen değerlendirme süreci. İşte tam bu noktada, Kasım ve Aralık ayları, sektörün en önemli dönemlerinden birine dönüşür.

Bu iki ay, sadece sezonun kapanışını değil; yönetici kadrolarının yeniden şekillendiği stratejik bir geçiş dönemini ifade eder. Otel zincirlerinden seyahat acentelerine, restoran gruplarından marina işletmelerine kadar birçok turizm kuruluşu bu aylarda, bir sonraki sezonun başarısını belirleyecek en kritik adımları atar: doğru yönetici, doğru pozisyon, doğru zaman.

Yılın bu döneminde çoğu profesyonel, “yeniden yön bulma” sürecine girer. Kimileri yeni fırsatlar arar, kimileri kariyerinde yeni bir sayfa açar. Diğer tarafta ise işletmeler, sezondan çıkardıkları derslerle birlikte daha güçlü bir kadro yapılanmasına yönelir. İşte bu noktada; Kasım ve Aralık ayları, turizm dünyasında görünmeyen bir hareketliliğin, bir yeniden yapılanma rüzgârının başladığı zamandır.

Bu değişim sadece isimlerin yer değiştirmesi değildir. Bir otelin genel müdürü değiştiğinde, hizmet anlayışı değişir. Bir insan kaynakları yöneticisi değiştiğinde, kurum kültürü şekillenir. Bir satış müdürü değiştiğinde, hedefler yeniden çizilir.
Kısacası, yönetici değişimi turizm işletmelerinin DNA’sını yeniler.

Bugün baktığımızda, bu sürecin farkında olan işletmeler sezon öncesi planlamalarını Kasım ayında tamamlar, doğru yöneticilerle erkenden anlaşarak yeni sezona güçlü bir başlangıç yapar. Aksi durumda ise değişim son dakika kararlarına bırakılır ve bu da hem zaman hem kalite açısından büyük kayıplara yol açar.

Bu nedenle Kasım ve Aralık, yalnızca takvimdeki iki ay değil; gelecek sezonun temelini atan, stratejik kararların alındığı dönemdir.
Yöneticiler için yeni bir başlangıç, işletmeler için yeni bir vizyon anlamına gelir.

Turizmde başarı, bir sezonda değil; doğru zamanda doğru insanlarla kurulan uzun soluklu ekiplerle inşa edilir. İşte bu yüzden, bu dönem bir bitiş değil, tam tersine bir yenilenme sürecidir.

Yeni sezona hazırlanırken tüm turizm profesyonellerine hatırlatmak isteriz: Başarı, tesadüflerle değil, Kasım–Aralık aylarında alınan doğru kararlarla başlar.

Tayfun PİRPİR