Bu hafta sizlere turizm sektörümüzün domino taşlarından birini tanıtmak istiyorum. Tüm sektör paydaşlarının tanıması ve katkı sunmasını önerebileceğim bir emekten. Türkiyemize dünya birinciliği getiren bir yayından.

Geçtiğimiz ay Portekiz’in Lizbon kentinde düzenlenen uluslararası gastronomi ödülleri Gourmand Awards 2025, Türkiye için gurur verici bir haberle taçlandı. “Coğrafi İşaretler” kategorisinde birincilik, Yöresel Ürünler Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) tarafından yayımlanan YÜciDERGİ'ye verildi. Bu başarıya yalnızca bir yayıncılık başarısı dersek eksik anlatmış olacağımızdan köşemde biraz detaylı bahsetmek istedim. Bu ödül Türkiye’nin toprakla, emekle, kültürle yoğrulan zengin mutfak mirasına verilen bir onur madalyasıdır.

YÜciDERGİ, adeta Anadolu’nun sesi oldu. Sayfalarını çevirdiğinizde yalnızca bir lezzeti tanımakla kalmıyor, o lezzetin doğduğu iklimi, yetiştiği coğrafyayı, üreticisinin yüzündeki çizgileri de görüyorsunuz. Akademik titizlikle hazırlanmış içerikleriyle bilimsel bir kaynak olmanın yanında kültürel bir hafıza defteri de YÜciTA. Gelelim doğuş hikayesine, YÜciTA 2012 yılında Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu’nun önderliğinde kurulmuş bir araştırma ağı. Türkiye’nin binlerce yıllık üretim ve lezzet mirasını belgelemek, korumak ve bu mirasa hak ettiği ekonomik ve kültürel değeri kazandırmak amacıyla kurulmuş. Sadece bu da değil. YÜciTA, Avrupa Birliği’nden tescil almış onlarca ürünün bilimsel yolculuğunu başlatıyor, yerel üreticilere eğitimler veriyor, üniversitelerle iş birliği içinde coğrafi işaretleri yalnızca bir "etiket" değil, toprağın, bilginin, emeğin ve kültürün ortak imzası olarak ele alıyor.

Gourmand Awards 2025 ödül töreninde konuşan Ağın Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Tekelioğlu, söylediği şu sözlerle her şeyi özetliyor aslında: “Üreticilerin alın teriyle bu ülkenin kültürü, kimliği, geleceği yoğruluyor.”

YÜciDERGİ’nin bu başarısı, gastronomi turizmiyle ilgilenen herkes için bir çağrıdır: Anadolu'nun mutfağı sadece yemeklerden ibaret değil; bu toprakların geçmişinden geleceğine uzanan bir kültür atlasıdır. Bu ödül, kıymeti bazen unutulan yöresel ürünlerin, küçük üreticilerin, nesilden nesle aktarılan bilgeliğin ne kadar değerli olduğunun uluslararası bir kanıtı oldu.

Bir anlamda turizm kültürünü yeniden inşa eden iyi bir yol gösterici de diyebiliriz. Mesela bir sonraki seyahatinizde sadece nereye gideceğinizi değil, neyi tadacağınızı da düşünün. Belki de tattığınız her lokma, bir yörenin tarihi, bir annenin tarifi, bir çiftçinin sabahın ilk ışığıyla başlayan emeğidir. YÜciDERGİ'nin sayfalarında anlatılan hikâyeler gibi…

Unutmayın, bazen bir lokma ekmekte, bir milletin hafızası saklıdır.

Işık TUNÇEL