AKTOB’un düzenlediği 11. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’ne katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Ersoy, Güvenli Turizm Sertifikası’nı “Güvenli ve Yeşil Turizm Sertifikası” olarak değiştireceklerini söyledi.

Bakan Ersoy’un konuşması şöyle: “Son iki yıldır yaşanan pandemi sektörü olumsuz etkilemişti. Her alanda bir değişim ve kalıcı bir farklılaşma da beraberinde geldi. Bunlardan dersler çıkararak kendimizi yenileyerek ve güncelleyerek yolumuza devam edeceğiz. Turizm ve paydaşları bu virüsten çok etkilendi. Dünyada ilk kez karşı karşıya kalınan bir süreçti. İşbirliği ve sabrınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Devletle birlikte hareket eden ama her şeyi devletten beklemeyen, şikayet etmeyen ben de varım diyen siz sektör oyuncuları ile hedeflerimizi revize etmiştik. Hedefimize 29 milyon ziyaretçi 24 milyar dolar olarak hedefimizi tekrar revize ediyoruz. V çıkış yapmayı başardık ve bunu yaparken 2018’de 647 dolar olan gelirimiz 830 dolara çıkarttık.

2 yıl önce TGA hayatımıza girdi. TGA Yönetim Kurulu’nda 15 üyesi var. 11 üyenin tamamı özel sektördendir. Ağırlıklı olarak özel sektör tarafından temsil edilen bir kurumdan bahsediyoruz. Bu yapı kurulurken şuna dikkat edildi. Kaynağı ödeyenlerin seçimi ile gelen insanlar, kaynağın nereye harcanacağına karar veriyor. Bu da en şeffaf yönetim şeklidir. Yapılan çalışmalar da faaliyet raporu ile gözler önüne seriliyor.

Çok doğru bir zamanda TGA hayatımıza girdi. Çok esnek olmayı gerektiren bir süreç yaşıyoruz. Her hafta karar ve uygulamalar değişiyor. Bu süreç devam ediyor. Bu süreçte böyle esnek bir yapıda olduğumuz için rakiplerimizi geride bıraktık. Türkiye en çok ve en etkili reklam veren ülke oldu. Doğru zamanda doğru kişiye doğru reklamı göstererek rakiplerimizden ayrışıyoruz. Sosyal medyadaki kanaat önderlerini de Türkiye’de ağırlıyoruz. O insanların Türkiye hakkında doğru şeyler yazmasını sağlamak da zorlu bir süreç. Bu çalışmalarımız önemli sonuçlar veriyor.

TGA aynı zamanda bizim sigortamız olarak da çalışıyor. Konaklama sektörü binde 7,7 pay ödüyor. Fiyat kırmaya gelince otelciler yüzde 50 fiyat kırıyor. Sizler markalaşmayı sağlayabilirseniz bu krizlerden çok daha az etkilenirseniz. Böylesi bir krizde diğer ülkelerden ayrıştık. Bunun sonucunu da turizm gelirinde görebiliyoruz. TGA’ya ne veriyorsak fazlası ile karşılığını alıyoruz.

2022 gastronomi turizmde atılım yılı olacak. Türkiye ciddi bir farkındalık yakalayarak popüler bir gastronomi ülkesi haline gelecek. Bizim yeme içme kültürümüz çok iyi durumda ama bunu anlatamıyoruz. 2022 ile birlikte bunun da sonuçlarını alacağız.

Hayatımızda TGA geldi ikincisi ise Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı. Bu program ile Avrupa’da önce olduk. Kopyalanmaya çalışıldı ama bizim kadar başarıyla uygulanamadı. Bu konuları ilk konuştuğumuz zaman kriterler zorluydu. Bu programa sahip çıktık ve başarılı olduk. Turizmde bütün ülkeler potansiyel rakibimizdir ve bütün dünya potansiyel misafirimizdir. Bu sertifika ile birlikte ikinci döneme geçiyoruz. Bazı kurallardan vaz geçerken bazı yeni kurallar gelecek. Son bir yıldır yoğun bir şekilde konuşulan konu, sürdürülebilir turizm ve çevredir. Biz turizmciler bir bütün olarak hareket edersek iklim değişikliği ve iklim değişiklikleri konusunda kriterleri belirlememiz gerekiyor. Yoksa dünyadan geri kalacağız. Bununla ilgili adımlar atılmaya başlandı. Paris Anlaşmasına imza attık. sektörler olarak bizim de gerekli adımları atmamız gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Orman Bakanlığı ile çalışmalara başlıyoruz. Belli bir geçiş süreci içinde Güvenli ve Yeşil Turizm Sertifikası olarak değişim yaşayacağız. Bununla ilgili kriterleri belirleyeceğiz ve adımları atacağız. Bu adımları atmazsak devletlerin yaptırımları başlayacak. Kurallara uymayan havayollarına vergi gelecek. Kurallara uygulamayan ülkelere vergi gelecek. bu ülkelere gelen misafir ekstra para yatırmak zorunda kalacak. Öncü ve hızlı olmak zorundayız. Bunlarla ilgili ilk adımları attık. STK’larla bir araya gelerek konuları tartışıp 2022’den önce kuralları sizlerle paylaşacağız.

Bakanlık olarak yapılan bir kanuni değişiklikle atık su alt yapıları yapma yetkisi aldık. İlk olarak Belek’in arıtma tesisinin temelini attık ve tesis tamamlandı. İşletme ihalesi tamamlanır tamamlanmaz çalışmaya başlıyor. Boğazkent arıtması da tamamlandı ve Serik’e bağlanacak. Bodrum atık su yatırımına da girdik. Buradaki çalışmaları da yarıladık. Hiç kanalizasyon olmayan bölgeler vardı Bodrum’da. Bunları yatırım kapsamına aldık. Bunlar tamamlanınca o bölgenin 50 yıllık arıtma alt yapısı tamamlanacak. Kemer’de de iki arıtma bölgesi var ve ortak bir noktada onları da birbirine bağlayıp bölgenin 50 yıllık ihtiyacına cevap vereceğiz.

Yeni ve yetişmiş personel ihtiyacımız ve yanında lojman ihtiyacımız var. Bazılarınız sizlere verdiğimiz lojmanları otele çevirdiniz. Onları ben biliyorum. Milli Eğitim Bakanlığımıza bağlı turizm meslek liseleri var. Yaptığımız protokol ile müfredati değiştirdik. Bu liseleri de Anadolu Teknik Liseleri haline getirdik. 1. yıldan itibaren bu okullardan lisan eğitimi mecburi hale geldi. 2. yıl ikinci yabancı dil mecburi oluyor ve 3 yılda üçüncü dili kendisi seçiyor. Bu meslek liselerini otel grupları ile eşleştirdik. 76 lisenin 52’si otellerle eşleştirildi.

Bakanlık olarak 2022 itibari ile resort bölgelerin olduğu bölgelerde lojman arazisi ihalelerine başlıyoruz. İlk olarak devletten tahsis almış oteller için bu ihale gerçekleştirilecek. Bunu sıkıca takip edin lütfen. Personelin kalacağı yerlerin standartını yükseltmemiz gerekiyor.

Kültür ve sanat ile marka destinasyonlar yaratılmalı. Bunu sağlarsanız rakiplerinizden çok iyi bir şekilde ayrışırsınız. Biz bu anlamda 3 yıldır Beyoğlu Kültür Rotası vardı. Bu yolla birçok restorasyon gerçekleştirildi. Bu rotayı Ankara’da da hayata geçirmek istiyoruz.

El birliği ile hızlı hareket ederek 2022 yılını da aynı yöntemlerle geçeceğiz. 2022'de de V çıkışına devam edeceğiz.”