Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, konutların turizm amaçlı kiralanmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bloomberg HT’de yayınlanan Didem Arslanoğlu’nun sunduğu İş Dünyası programına katılan AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, “Kültür ve Turizm Bakanlığı, paydaş bakanlıklarla birlikte bir kanun metni içerisinde uzlaştığını Ekim ayı içerisinde bu kanunun çıkmasını beklediklerini açıkladı.
Kendileri için önemli olanın her faaliyetin bir denetim mekanizması içerisinde ve bir kanuna bağlı olarak gerçekleştirilmesini sağlamak olduğuna dikkat çeken Kavaloğlu, “Bu noktada bazı ciddi kaygılar oluşmuştu çünkü. Bu durum sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada oluşan bir problem. Baktığımızda aslında bu turizmin bir çeşidi ve bir parçası haline geldi. Dolayısıyla biz de günübirlik konaklamayı tercih eden turiste hayır diyecek pozisyonda değiliz. Sadece kanun çerçevesi ve denetim içerisinde olmasını arzu ediyoruz. Çünkü baktığımızda 30 yataklı bir otel bile birçok farklı denetlemeye tabii tutuluyor. Bu evlerdeki bağımsız hareket etme durumu bizleri bu anlamda rahatsız etti. Bu nedenle kanuna bağlanması için çaba sarf ettik” şeklinde konuştu.
“CEZAİ İŞLEM UYGULANACAK”
Kavaloğlu, kanun metninde yer alması beklenen maddelere de değindi: “Bir apartmanda veya site içerisinde konaklama yapılacağı durumlarda o apartmanın veya sitenin diğer sakinlerinden kiralama için bir muvafakatname alınacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan günübirlik konaklama evi belgesi alınacak. Bütün bunları beyan etme durumunda da olacaklar. Nasıl biz otellerimizin yıldızlarını yazıyorsak, o evlerin önünde de belirgin bir şekilde günübirlik konaklama evi olduğu yazılacak. Bunun gösterilmesi gerekiyor. Aynı bölgede yaşayan diğer insanların da bunun farkındalığının içerisinde olması gerekiyor. Otellerden istenen bazı güvenlik önlemleri de bu konutlardan istenecek. Yine otellerde yer alan buklet ürünlerinin de evlerde bulundurulması istenecek. İçişleri Bakanlığınca önemli olan konaklayanların isim ve kimlik bilgilerinin beyan edilmesi. Bunun içinde uygulanan sistemde bir ara yüz açılacak ve bu ara yüzde ki program içerisine konaklayanların bilgileri ev sahipleri tarafından işlenecek. Hem ev sahibinin hem de konaklayanların bazı sorumlulukları olacak. Bu sorumluluklar yerine getirilmezse cezai işlem uygulanacak. Hatta evin mühürlenmesine kadara giden bir süreç yaşanacak.”
“REKOR YIL 2019’UN 25-30 BİN KİŞİ ÖNÜNDEYİZ”
İklim şartları elverdiği sürece sezon Kasım ayına kadar devam edeceğini vurgulayan Kavaloğlu, 2023 sezonunun gidişatı ile ilgili olarak, “Dün itibariyle Antalya’ya gelen turist sayısı 13 milyon 575 bin kişiyi geçti ki bu da geçen seneye oranla yüzde 18’lik bir artışa tekamül ediyor. Fakat, bizim için rekor yıl olan 2019’a baktığımızda 25-30 bin kişi önde gidiyoruz. Bu bizim için çok olumlu bir gösterge. Temmuz ayındaki doluluklarımız bir parça gelen kişi sayısı oranında yansımadı. Bunun bir kısmını kayıt dışı evlerde konaklama yapanlar oluşturdu. Bir diğer kısmını ise satın almalar oluşturdu. Yaklaşık 108 bin yabancı vatandaş Antalya’da ev sahibi oldu. Fakat birden fazla ev alanlar ve o evleri otel gibi kullananlar, günübirlik olarak kiralayanlar var. Bunların hepsinin kontrol altına gireceğini düşünüyoruz. Ağustos dolulukları ise geçen seneye oranla arttı, daha iyi oldu. Eylül-Ekim gibi ise doluluklar tamamen eski rakamlarına döndü. Kaynak pazarlarımız arasında devam eden bir çatışma var buna rağmen Rusya, ilk sırada yer alıyor. İkinci kaynağımız Almanya, üçüncü kaynağımız İngiltere, dördüncü ise bu sene Polonya oldu. İlk defa 1 milyonu geçecek” dedi.
Kavaloğlu, Ortadoğu’daki kriz ile ilgili olarak ise, “Yaşadığımız toprakların coğrafi konumu ve jeopolitik özellikleri bazen bizde negatif sonuçlar doğurabiliyor. Ortadaoğu’da yaşanan kriz tabii ki turizmi etkileyecek. Etkilememesi mümkün değil. Ümit ediyoruz ki bu kriz, hızlı bir şekilde çözülür” açıklamalarında bulunur.
