Polonyalı gazeteci-yazar
Marcelina Szumer-Brysz, kalben Türk olduğunu söyleyerek Türkiye ile yolunun
nasıl kesiştiğini anlattı. Türkülerde ne söylendiğini anlamak için Türkçe
öğrenmeye karar verdiğini söyleyen gazeteci, Türkiye'yi anlattığı üçüncü
kitabını Cumhuriyetin 100. yıldönümü olan 2023 yılında çıkaracağını dile
getirdi.
4 YIL İZMİR'DE YAŞADI
Polonya'daki gazetecilik yapan Marcelina Szumer-Brysz'in 12 yıl önce tatil için
geldiği Türkiye'de hayatı değişti. Polonya'dan Türkiye'ye uzanan yolculuğundan
bahseden Türkiye aşığı gazeteci, macerasının Alanya'da başladığını söyledi.
Szumer-Brysz, her yabancı turist gibi eğlenmek için diskoteğe gittiğini, yüksek
sesten rahatsız olunca yürüyüşe çıkıp yol üstünde denk geldiği küçük bir türkü
barda dinlediği bağlama sesiyle hayatının değiştiğini ifade etti.
"Geleneksel müzik yapılan bu yerde ilk defa bağlama sesi duydum ve o an
kalbimde bir şey hissettim" diyen Polonyalı gazeteci, türkülerde ne
söylendiğini anlamak için Türkçe öğrenmeye karar verdiğini söyledi. Polonya'ya
dönünce Türkçe kursuna başlayan ve sonrasında her yıl Türkiye'ye tatile gelen
gazeteci Marcelina Szumer-Brysz, her ziyaretinde yeni arkadaşlar, yeni dostlar
edindiğini dile getirdi. Türk eşiyle de bu ziyaretlerinden birinde tanıştığını
ve İzmir'e yerleştiğini kaydeden Szumer-Brysz, boşanmalarına rağmen Türkiye
aşkının devam ettiğini ve 4 yılı aşkın bir süre İzmir'de yaşadığını ifade etti.
“BEN KALBİMDE TÜRK'ÜM”
Ailevi nedenlerden dolayı Polonya'ya dönmek zorunda kalan gazeteci
Szumer-Brysz, Polonyalıların Türkiye hakkında çok az şey bildiğinden hareketle
Türkiye'yi tanıtmak için çeşitli yayın organlarında yazılar yazmaya
başladığından bahsetti. Marcelina Szumer-Brysz, "Türkiye'yi çok seviyorum,
Türkiye hakkında yazarken bu sayede her seferinde yeni bir şeyler öğreniyorum.
İnsanlar bana neden Türkiye hakkında yazılar yazdığımı sorduklarında onlara
'ben kalbimde Türk'üm, sadece yanlış bir ülkede doğmuşum' diyorum. Şaka bir
yana, ancak Türkiye'deyken kendimi çok iyi hissediyorum. Havası harika,
insanları çok içten, oradaki her şeyi çok seviyorum. Gençlik aşkı değil
benimkisi, gerçek bir aşk" diye konuştu. Szumer-Brysz, Türkiye'ye ilişkin
gözlem ve deneyimlerinin sadece tatil yörelerinden ibaret olmadığını da
vurgulayarak farklı şehirleri ziyaret ettiğini, farklı insanlarla oturup kalkma
fırsatı bulduğunu kaydetti. Szumer-Brysz, Türkiye'nin problemlerine de vakıf
olduğunu belirtti.
TÜRKİYE İLE İLGİLİ 2
KİTAP YAZDI
"Wrozac z fusow (Telveden fal bakarken)" adlı ilk kitabı Polonya'nın
prestijli yayınevleri arasında yer alan Czarne Yayınevi'nden çıkan gazeteci,
kitabının sanıldığı gibi yalnızca fal bakmaya yönelik olmadığını söyledi.
Szumer-Brysz, "Polonyalılar genel olarak Antalya, Alanya, Bodrum'a tatile
gidiyor, maalesef otelden dışarı çıkıp yöre insanıyla konuşmuyor. Gittiği
ülkenin, insanının ne olduğu, nasıl olduğu konusunda hiçbir fikir edinmeksizin
geri dönüyorlar" dedi. Szumer-Brysz bu kitabında Türkiye'ye ilişkin tarih
bilgisinin yanı sıra Türklerin günlük yaşamı ile toplumsal ve siyasal hayata
ilişkin bilgilere yer verdiğini aktardı. 15 Temmuz darbe girişimi esnasında
Türkiye'de bulunan Szumer-Brysz, o günlerde gözlemlediği olayları da kitabında
yazdığını belirtti.
"İZMİR BENİM ŞEHRİM"
Geçtiğimiz günlerde "İzmir. Miasto giaurow" (Gavurların Şehri) isimli
ikinci kitabı yayımlanan Marcelina Szumer-Brysz, "Biliyorum, bazı
İzmirliler bu ismi hiç sevmiyor ama ben kitabımda gavur İzmir ifadesinin
nereden geldiğini de anlatıyorum. Bu kitap benim için çok önemli, neredeyse 10
yıldır yazmayı planlıyordum ama ancak yazmaya zamanım oldu" dedi.
İzmir'de 4 sene yaşadığını hatırlatan Szumer-Brysz, "Bu şehir gerçekten
benim şehrim, orada kendimi olağanüstü derecede mutlu hissediyorum. Kitapta
İzmir'in, Kadifekale'nin, İzmir'e göç etmiş Kürtlerin, Suriyelilerin yanı sıra
İzmirlilerin gündelik yaşamını, geleneksel ve batı tipi yaşam tarzının bu
şehirde uzlaşı içinde nasıl yaşandığını, İzmir'in ne kadar özel bir yer
olduğunu aktarıyorum. Kitabın kapağı da İzmir'in ne kadar renkli, barışçıl ve
özgür bir şehir olduğunu anlatıyor" şeklinde konuştu.
Okuyucuların kendisine gönderdiği e-posta ve mesajlarda söz konusu kitabı
okuduktan sonra İzmir'e uçak bileti baktıklarını aktaran Brysz-Szumer, bu
vesileyle İzmir'in reklamını başarılı bir şekilde yapmış olmanın kendisini çok
mutlu ettiğini söyledi.
“İNŞALLAH BİR GÜN YİNE TÜRKİYE'DE
YAŞAYACAĞIM”
Türkiye'yi çok sevdiğini, hayatındaki bir takım şeyleri yoluna koyar koymaz
Türkiye'ye taşınacağını ifade eden Polonyalı gazeteci Szumer-Brysz,
"İnanıyorum ki dünya üzerinde benim yerim Türkiye. İnşallah bir gün yine
Türkiye'de yaşamaya başlayacağım" dedi. Türkiye hakkındaki üçüncü kitabını
yazmaya başladığını dile getiren Szumer-Brysz, "Bu proje benim için çok
önemli, 2023 yılında yayınlanacak. Cumhuriyetin 100. yıl dönümünde bu kitabı
yayınlatmak istiyorum. Bu, benim için çok önemli bir tarih" şeklinde
konuştu.