Yazar: Fatma Okur

Tümü

Turizmin 10 altın kuralı

Turizmin 10 altın kuralı

*İlk madde kendini bir kez daha kanıtlamış oldu. İnsan kaynaklarının önemi.Ekip çalışmasının önemi. Turizmde insana insan ile hizmet eden bir sektör olduğumuzdan ne kadar teknolojik yenilikler çalışma hayatımızı kolaylaştırsa da insan faktörünün sektör için önemi asla azalmadı hatta daha da önemli hale geldi. Bunu bu süreçte bir kez daha deneyimlemiş olduk.

*Doğru ve etkin finans yönetimi.
Doğru satın alma, tasarruflu çalışma modeli, atık ve zayiyi en minimum seviyeye indirme,denetlenebilir olmayı sağlayan çalışma modelleri kriz ortamında bir kez daha önemini göstermiş oldu.
*Markalaşmadan ödün vermeme.
Değişen maliyetler ne kadar çalışma döngümüzü olumsuz etkilese de kısa ve orta vadeli planlar yaparak marka değerini bozacak müdahalelerden kaçınılması gerektiği uzun vadede işletmeye illa ki fayda sağlayacaktır.

*Birlikte yol aldığımız acente ve şirket gibi çözüm partnerlerimiz ile ortak hareket.
Aynı geminin yolcuları olduğumuz asla unutulmamalı. Onlar varsa biz varız.Aynı amaca aynı azimle ulaşmaya çalışıyoruz.Bir ekip olduğumuzu, aynı yolda ilerlediğimiz kendimize sürekli hatırlatmalıyız.

*Pazarlamasız asla.

Yaşanılan pandemiden kaynaklı kriz ortamı ne kadar yüz yüze ilişkilerimizi etkilese de bu duruma teslim olmayıp, diğer iletişim araçları makro düzeyde bu konu ile ilgili seferber edilmeli.

*Turizm sektörünün değerini bir kez daha anlama ve sektöre inancın arttırılması.

Sadece turizmde değil her sektörde dönemsel değişkenliklerin, iniş çıkışların olduğu aşikar, çalışan içinde bulunduğu sektörü bilir muhakkak. Karşıdan çok daha avantajlı gözüken durumlar içine girildiğinde dezavantajlı durumlar yaratabilir illa ki. Hiçbir süreç kalıcı değil, bir inişin mutlaka bir çıkışı olacaktır.

*Global değişimleri takip edip, bunlara göre strateji geliştirebilme.
Kısa vadede zamana ve değişene uyum süreci, zaman zaman ne kadar zor ve meşakkatli olsa da orta[1]uzun vadede çözüm yaratmada mutlaka yardımcı rol alır.

*Misafir ile empati yapma

Sağduyulu bir yaklaşım ile her zamankinden daha fazla ‘’empati’’. Doğru geri bildirim-doğru aksiyon alınması. Mevcudiyeti koruma ya da bir üst seviyeye çıkarmada çok büyük fayda sağlayacaktır.

*Mutlu misafir – Mutlu ekip ilkesinden vazgeçmeme.

Biliyoruz ki ikisi birbirinden ayrılmaz bir bileşen. Biz bunu öğrendik. Ama unutmamalıyız.Ekip mutsuz ise mutlu misafir, mutsuz misafirden de mutlu ekip yaratamıyoruz.

*Duyguların önemi.
Turizm de edinilen ürünün soyut olduğu unutulmamalı. Marka başarısı ne kadar duygu oluştuğu ile paralel bir seyir halinde. Misafir tarafından ne kadar olumlu duygu ve deneyim ediniliyorsa sektörde, başarı da ardından gelmiş oluyor.

Yazar'ın diğer yazıları