The argument in favor of using filler text goes something like this: If you use any real content in the Consulting Process anytime you reach.

  • img
  • img
  • img
  • img
  • img
  • img

Get In Touch

Güncel Haberler
Otel
Acente
Destinasyon
Vacation
Havacılık
Cruise
Teknoloji
Spor
Sağlık
Sanat

Dünyada her yıl 236 bin insan boğuluyor

Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 25 Temmuz Dünya Boğulmayı Önleme Günü, her yıl dünya genelinde on binlerce kişinin hayatını kaybettiği bu sessiz afete dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, her yıl yaklaşık 236.000 kişi boğulma nedeniyle hayatını kaybediyor.

Boğulma vakalarının büyük bölümü önlenebilir nedenlerden kaynaklanıyor. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde yeterli güvenlik önlemleri, eğitim ve erken müdahale sistemlerinin eksikliği, tabloyu daha da ağırlaştırıyor. 3 tarafı denizlerle çevrili bir ülke olan Türkiye’de de tablo farklı değil. Özellikle yaz aylarında serinlemek amacıyla denize, göle ya da akarsulara giren yüzlerce kişi boğulma tehlikesi yaşıyor. Türkiye’de sadece 2024 yaz sezonunda 200'ün üzerinde boğulma vakası kaydedildi.

Turizmin başkenti Antalya'da da benzer vakalar yaşanırken, Antalya Valiliği önemli bir adım attı. 05.06.2025 tarihinde yayımlanan 2025/4 sayılı Boğulmaları Önleme Genelgesi ile uzaktan kumandalı kurtarma araçları ve insansız hava araçlarının kullanımı zorunlu hale getirildi. Klasik cankurtaran müdahalesinin dakikalar sürebildiği durumlarda, insansız ve uzaktan kumandalı araçlar zamanla yarışta öne çıkıyor.

Uluslararası İnsansız Hava Aracı Pilotları Derneği Başkanı ve Cankuş Cankurtaran Dron projesinin sahibi ve üreticisi Erdoğan Budak, genelgenin önemini şu sözlerle anlatıyor: “Boğulmalar sessiz ve hızlı olur. Müdahale gecikirse hayat kaybı kaçınılmazdır. İnsan eliyle ulaşılamayan hızlara erişen insansız hava araçları, boğulmalarda saniyeler içinde müdahale imkânı sağlıyor. Bu teknolojilerin yaygınlaştırılması, hayat kurtarmada ciddi bir fark yaratacaktır.”

Uzmanlara göre, boğulmaların büyük çoğunluğu eğitim, farkındalık ve zamanında müdahale ile önlenebilir. Bu nedenle, kamu kurumları, yerel yönetimler, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle geliştirilen teknolojik çözümler hayati önem taşıyor.